Bu yıl 5.’si düzenlenen Donizetti Klasik Müzik Ödülleri kapsamında “Özel Başarı Ödülü”ne değer görüldü. Ödül töreni, 4 Aralık 2014 Perşembe günü Pera Palas’ta gerçekleştirildi.
Mikrotonal gitar tasarımıyla 2014 yılında müzik dünyasında oldukça ses getiren bir yeniliğe imza atan Doç. Dr. Çoğulu, Türkiye’ye ilk Margreth Gutmann Müzik Ödülünü getirmişti. Şimdiye dek yapılmış tüm gitar tasarımlarını inceleyerek yeni enstrümanı tasarlayan Çoğulu, klasik gitar tınısını koruyarak mikrotonlara ulaşmayı başarmıştı.
Çoğulu başarısıyla aynı zamanda hayat dersi de veriyor ve hayatının o dönemini şöyle anlatıyor:
“İTÜ Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi’nde Yüksek Lisans programına kabul edilmem hayatımdaki dönüm noktası oldu. Eğer böyle bir merkez olmasaydı, sosyoloji master’ı yapmayı planlıyordum ve çok farklı bir hayat beni bekliyordu...
...Bu gitarla mikrotonların kullanıldığı tüm halk müzikleri çoksesli bir şekilde çalınabiliyor. Başta Anadolu halk müzikleri ve Osmanlı-Türk makam müziği olmak üzere, Ortadoğu’daki makamsal müzikler, Hint müziği, Gamelan müziği, Tayland müziği, Fransa’daki Breton müziği, bazı Afrika müzikleri... Bunlar dışında, deneysel, avantgarde, çağdaş müziklere mikrotonal gitar yepyeni bir ses evreni ve armoni imkânı getiriyor.”
İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı (TMDK) Çalgı Bölümü Başkan Yardımcısı Doç. Tolgahan Çoğulu, kendi tasarladığı “Mikrotonal Gitar” ile ABD’nin Georgia Tech Üniversitesi’nde gerçekleşen dünyanın tek müzik enstrumanları yarışması olan Margaret Guthman Müzik Enstrumanları Yarışması’ndan birincilikle dönmesi üzerine yapılan röportajı sunuyoruz. Amerika’dan gelen bu büyük önemli başarı haberi, hem İTÜ Ailesini gururlandırdı hem de kamuoyunda haklı olarak geniş yer buldu. Öğretim Üyemiz Çoğulu ile “mikrotonal gitar”ı ve ulaştığı başarıyı konuştuk.
Margaret Guthman Müzik Enstrümanları Yarışmasının içeriği nedir, neden önemli?
ABD'nin Atlanta şehrindeki Georgia Tech Üniversitesi'ndeki bu yarışma, dünyadaki tek müzik enstrumanları yarışmasıdır. Georgia Tech gibi önemli bir üniversitede yapılması yarışmanın standardını çok yükseltiyor. Bu seneki yarışmaya 85 enstruman katıldı. Katılanlar arasında birçok teknolojik dijital enstrumanın yanı sıra, benimki gibi akustik enstrumanlar da vardı. Yapılan ön eleme sonucu 20 yarı finalist, Georgia Tech Üniversitesi'ne davet edildi. Yarı finalde enstrumanlarımızı tanıtıp çaldık. 8 kişi finale seçildi. Halka açık yapılan finali 300 kişi izledi. Birincilik ödülünü ben, ikincilik ödülünü İsveçli Teenage Engineering ve üçüncülük ödülünü ise Çinli Feng Gao kazandı. İlk defa Türkiye’den katılan biri bu yarışmada ödül aldı.
“Mikrotonal gitar”ın anlamı ve önemi nedir? Bu tasarıma ulaşana kadar ürettiğiniz başka enstrümanlar oldu mu?
Boğaziçi Üniversitesi’nde okurken Folklor Kulübünde konserler hazırlıyorduk. Her zaman gitarın makamsal müziklerdeki konumu bir tartışma konusuydu. Makamsal müziklerde mikroton denilen yarım sesten küçük sesler kullanılır ve bu sesleri gitarla, piyanoyla çalamazsınız. Biz de çaldığımız ezgide bir mikroton kullanılıyorsa gitar ne yapacak, nasıl armoniler kullanılacak gibi tartışmalar yapıyorduk. 2000 yılında gitarımı perdesiz gitar yapıp üzerine bağlama perdeleri sardırmıştım ve düzenlediğimiz “Yerel Ezgilerin Gitarla Yorumlanması” adlı panel sonrası Erkan Oğur’a göstermiştim. Ama çok cızırdadığı için o çözüm işe yaramadı. Bir dönem perdesiz gitar çaldım ama tınısı klasik gitardan çok farklı yepyeni bir çalgıydı. Ben klasik gitarın tınısını koruyarak mikrotonlara ulaşmak istiyordum. Yıllar içinde aklımdan birçok fikir geçti, hatta Kardeş Türküler ile verdiğimiz bir konser sonrası Paris’te yemekte saatlerce Erkan Oğur’u bu konu hakkında bunalttığımı hatırlıyorum. En sonunda doktora yaparken şimdiye kadar yapılmış tüm gitar tasarımlarını inceleyerek sonuca ulaştım.
Mikrotonal gitarı tasarlarken etkilendiğiniz bir başka enstruman oldu mu?
Tarihteki ilk mikrotonal gitar, 1829’da gitar klavyesinde küçük delikler bulunan Perronet Thompson’ın ‘Enarmonik Gitar’ıdır. Ama beni en çok etkileyen, Fransız gitar yapımcısı René Lacote’un 1852 yılında tasarladığı ve Alman gitar yapımcısı Walter Vogt’un 1985 yılında tasarladığı gitarlardır. Bu gitarların özelliği gitar klavyesinde tellerin altında kanalların olmasıdır. Normal gitarda akort sorunları yaşamamak için perdeler bu kanallarda kısıtlı bir şekilde aşağı ve yukarı hareket ettirilebilir. Benim yaptığım bu fikri geliştirmek oldu. Kanal fikrini kullanıp tüm perdelerin istenildiği kadar hareket ettirilebilmesi ve pratik şekilde çıkartılıp takılabilmesi tasarladığım gitarın en önemli özellikleri. Bunu düşündükten sonra danışmanım Prof. Şehvar Beşiroğlu ile Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi’nde bir İTÜ BAP projesi hazırladık. Gitar yapımcısı Ekrem Özkarpat da gitarı 2009 yılında bitirdi.
Mikrotonal gitarı kullanmak diğer gitarlara göre zor mu? Klasik ya da elektro gitar çalan biri için mikrotonal gitarı çalmak ne kadar kolay?
Klasik gitar üzerine belli bir temeli olan her gitarist mikrotonal gitar çalabilir. Örneğin, konservatuvara önümüzdeki seneden itibaren orta öğretimden öğrenci alacağız. Orta 1’de normal klasik gitar öğrenecek öğrenciler. Orta 2’den itibaren bazı eserleri mikrotonal gitarda çalacaklar. Yani bir sene ciddi bir şekilde klasik gitar çalan gitarist, mikrotonal gitarı da rahatlıkla çalabilir.
Mikrotonal gitar daha çok hangi müzik türlerinde kullanıma uygun?
Bu gitarla mikrotonların kullanıldığı tüm halk müzikleri çoksesli bir şekilde çalınabiliyor. Yani başta Anadolu halk müzikleri ve Osmanlı-Türk makam müziği olmak üzere, Ortadoğu’daki makamsal müzikler, Hint müziği, Gamelan müziği, Tayland müziği, Fransa’daki Breton müziği, bazı Afrika müzikleri aklıma ilk gelenler... Bunlar dışında, deneysel, avantgarde, çağdaş ya da yeni müzik denilen müziklere mikrotonal gitar yepyeni bir ses evreni ve armoni imkânı sunuyor. Ayrıca ‘Just Intonation’ denilen seslerin içindeki doğuşkan dizisine dayanan doğal sistem, Pisagor’un sistemi, Ortaton tampereman denilen Rönesans akort sistemleri, çeyrek ton müzikleri gibi mikrotonal müzikler çalınabiliyor.
Müzik ve özellikle gitar ne zamandan beri yaşamınızın parçası?
Ben 12 yaşındayken, abim kendisine bir gitar aldı. Benim de hoşuma gitti. Bir arkadaşımla kursa gitmeye karar verdik. Taksim’de Timur Selçuk’un halen açık olan Çağdaş Müzik Merkezi’nde gitar derslerine başladım. Sonra lisede elektro gitar aldım. Grubumuz vardı ve Led Zeppelin, Pink Floyd, Iron Maiden gibi grupların parçalarını çalmaya çalışıyorduk. Klasik gitara yönelmem Boğaziçi Üniversitesi’nde 1997’de Folklor Kulübü’ne girmemle başladı. Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdikten sonra İTÜ Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi’nde Yüksek Lisans programına kabul edilmem hayatımdaki dönüm noktası oldu. Eğer böyle bir merkez olmasaydı, sosyoloji master’ı yapmayı planlıyordum ve çok farklı bir hayat beni bekliyordu.
Doç. Tolgahan Çoğulu Hakkında
Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu Doç. Tolgahan Çoğulu, 2003 yılında İTÜ TMDK’da Araştırma Görevlisi oldu. 2010 yılında İTÜ Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi’nde “Bağlama Tekniklerinin Klasik Gitara Uyarlanması” başlıklı doktora tezini Prof. Şehvar Beşiroğlu ve Dr. Bekir Küçükay danışmanlığında tamamlayan Çoğulu, İTÜ TMDK’da klasik gitar bölümünü kurdu. 2013 yılında doçent ünvanı alan Tolgahan Çoğulu, 2013’ten bu yana İTÜ TMDK Çalgı Bölümü Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyor.